Açıklamada, Stewart’ın açıklamalarının BM misyonunun tarafsızlık ilkesine aykırı olduğu, Kıbrıs Türk tarafına yönelik adil ve dengeli bir yaklaşım sergilemediği ifade edildi.

Açıklamada, “Genel Sekreter Guterres’e ve BM misyonuna duyduğumuz kurumsal saygı tamdır. Ancak Stewart, güven inşa etmekte yetersiz kalmış, bazı konularda tarafsızlığını yitirmiştir” denildi.

Kıbrıs Türk tarafının çözüm vizyonunun, iki ayrı halk, iki ayrı demokrasi ve iki devlet temelinde olduğu belirtilerek, Stewart’ın bu vizyonu küçümseyici şekilde değerlendirmesinin kabul edilemez olduğu vurgulandı. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın bu çözüm yaklaşımını en üst düzeyde savunduğu ve Türkiye’nin bu vizyona verdiği desteğin altı çizildi.

Açıklamada, Kıbrıs Türk halkının dışa bağımlılığına dair yapılan yorumların tarihi ve hukuki bağlamı görmezden geldiği belirtildi. Halkın yıllardır uluslararası izolasyon altında yaşadığına dikkat çekildi.

Mevlevi’de Narenciye Bahçesi Alevlere Teslim Mevlevi’de Narenciye Bahçesi Alevlere Teslim

Stewart’ın Yiğitler–Pile yol projesine yaklaşımı ve geçiş kapıları konusunda Rum tarafının dayatmalarını gizlediği de eleştirildi. Kıbrıs Türk tarafının Haspolat ve Akıncılar gibi bölgelerde geçiş kapılarının açılmasına yönelik yapıcı önerilerde bulunduğu hatırlatıldı.

Türkiye’nin Kıbrıs Türk halkı için yalnızca garantör ülke değil, aynı zamanda güvenlik ve tarihsel bağ anlamında da vazgeçilmez bir müttefik olduğu vurgulandı. Türkiye ile olan ilişkilerin “korku” kavramı üzerinden tarif edilmesinin gerçekleri çarpıttığı ifade edildi.

Son olarak, Mart ve Temmuz 2025’teki gayriresmi zirvelere iyi niyetle katılım gösterildiği belirtilerek, sürecin ancak egemen eşitliğe ve eşit uluslararası statüye dayalı ilerleyebileceği vurgulandı. Açıklama, yeni özel temsilcinin atamasında bu gerçeklerin dikkate alınması gerektiği uyarısıyla sona erdi.