Akansoy, uluslararası toplumun hamasi söylemlerle ikna edilemeyeceğini vurguladı.
“Dışişleri bakanının üslubu devlet ciddiyetiyle bağdaşmıyor”
Akansoy, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’a yönelik meclis kürsüsünden yaptığı sert çıkışların, devlet gelenekleri açısından kabul edilebilir olmadığını söyledi.
Erhürman’ın göreve geldiği günden bu yana hem Ankara ile hem de Kıbrıs’ın güneyindeki liderlik ile temas kurduğunu hatırlatan Akansoy, “%62,5 halk iradesini temsil eden bir Cumhurbaşkanı’na karşı bu tahammülsüz yaklaşımın izahı yoktur” dedi.
“Kıbrıs meselesi ortak akıl ister”
Konuşmasında, Kıbrıs sorununun ancak farklı görüşlerin bir arada tartışılabildiği bir ortamda ilerleyebileceğini belirten Akansoy, toplumda yaratılan yapay kutuplaşmanın çözüm arayışını zayıflattığını söyledi.
“Bu ülkenin siyasi kültürü çeşitliliği taşıyabilecek kapasitededir. Farklı fikirlere tahammülsüzlük bizi çıkmaza sürükler” değerlendirmesinde bulundu.
“İki devlet söylemi statü sorununa çare değil”
Ertuğruloğlu’nun “statü sorunu” tespitine katıldığını belirten Akansoy, ancak bunun çözümünün uluslararası hukukla uyumlu, uygulanabilir bir strateji gerektirdiğini söyledi.
Dünyada tanınmayan bir iki devlet modelinin Kıbrıslı Türkleri güçlendirmek yerine daha da yalnızlaştırdığını ifade etti. Türk Devletleri Teşkilatı üzerinden yaratılan beklentilerin de karşılanmadığını söyledi.
“Erhürman’ın vizyonu: masada güçlü, eşit ve güvenceli bir konum”
Akansoy, Cumhurbaşkanı Erhürman’ın çizdiği Kıbrıs politikasının temelinde, Kıbrıslı Türklerin müzakere süreçlerinde daha güçlü bir pozisyona taşınması hedefinin bulunduğunu ifade etti.
Bu yaklaşımın; siyasi eşitliğin korunmasını, takvimli müzakere modelini, geçmiş yakınlaşmaların yok sayılmamasını ve Rum tarafının masadan ayrılması halinde statükonun korunmasını sağlayacak mekanizmaları içerdiğini belirtti.
“Devlet söylemle değil, kurumlarla güçlenir”
Akansoy, hükümetin sık sık “devlet” vurgusu yapmasına rağmen kamu yönetimini güçlendirecek adımlar atmamasını eleştirerek, “Devlet, ikili protokollerle değil, kendi kapasitesiyle ayakta durur” dedi.
Kamu yönetimindeki zafiyetlerin, çözüm öncesi ve sonrası Kıbrıs Türk tarafının pozisyonunu zayıflattığını kaydetti.
“Halkın iradesi tartışma konusu olamaz”
Son cumhurbaşkanlığı seçiminde ortaya çıkan iradenin net olduğunu belirten Akansoy, “Bu halkın beklentileri çözüm, eşitlik ve statüdür; kimse bu iradeyi yok sayamaz” ifadelerini kullandı.
“Çözüm sonrasının kıbrıs türk devletini bugünden kurmak gerekiyor”
Akansoy son olarak, çözümün iki kurucu devlete dayanacağı gerçeğine işaret ederek, Kıbrıs Türk Devleti’nin çağdaş ve sürdürülebilir yapılarla bugünden güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Meclisi daha kapsayıcı ve sorumluluk sahibi bir tutum almaya davet etti.




