Gazze’ye insani yardım taşıyan Madleen gemisinde İsrail tarafından alıkonulan Türk vatandaşı Şuayb Ordu ve Alman vatandaşı Yasemin Acar, serbest bırakıldıktan sonra Berlin’e ulaştı.
Berlin’de Karşılama ve Destek
Türkiye’nin Berlin Başkonsolosu İlker Okan Şanlı, havalimanında aktivistleri karşıladı. Filistin destekçileri, Ordu ve Acar’a çiçekler vererek Filistin’e destek sloganları attı.
Şuayb Ordu: “Ablukayı Kırmak İçin Mücadeleye Devam Edeceğim”
Ordu, gazetecilere yaptığı açıklamada Gazze’deki ablukayı kırmak için mücadeleye devam edeceğini belirtti. İstiklal Marşı’nın 3. kıtasını okuyarak, Gazze halkının yaşam hakkına vurgu yaptı. Ordu, "Gazellilerin hayatı hepimizin hayatı kadar değerli." diye konuştu.
"Herkes 'March to Gaza'yı (Gazze’ye yürüyüş) takip etsin. Herhangi bir engellemeye maruz kalmaması lazım. Karadan denizden bu ablukanın kalkması gerekiyor. İnsanlar hala bombalanarak ölüyor. Bizim tek amacımız, bu savaşın durması. Bu katliamın, soykırım durması. İnsanların hak ettiği şeye ulaşması. Bu noktada bizim canlarımız da feda olsun hayatlarımız da feda olsun ama yeter ki ses çıkartın. Bir an önce bu soykırım durmalı."
Ordu, neler yaşadığına ilişkin soruya da "Başımdan geçenleri daha sonra detaylı anlatacağım. Başımızdan geçeni İstiklal Marşı'mızla açıkladım zaten." ifadelerini kullandı.
Eşini karşılarken gözyaşlarını tutamayan Sümeyra Akdeniz Ordu da Gazze ablukasını kırana dek devam edeceklerini belirterek "Vazgeçmeyeceğiz." dedi.
Acar'dan "tekrar geleceğiz" mesajı
Alman vatandaşı Yasemin Acar, İsrail'e silah yardımını sürdüren ülkesini eleştirerek, Gazze'ye insani yardım ulaştırma hedeflerinden vazgeçmedikleri mesajını verdi.
İsrail’de serbest bırakıldıktan sonra Türk vatandaşı Şuayb Ordu ile Berlin'e gelen Acar havalimanında açıklamalarda bulundu.
Madleen gemisinde 12 aktivistin insani bir amaç için yola çıktığını vurgulayan Acar, İsrail'in yıllardır sürdürdüğü işgal politikasına soykırımı da eklediğini ve açlığı bir silah olarak kullandığını söyledi.
Acar, "Bugün binlerce çocuk aç bırakılıyor. Bizim misyonumuz şiddet içermiyordu. Hiçbir silahımız yoktu ve İsrail bizi uluslararası sularda alıkoydu. Yetkileri yoktu. Bizi Gazze'ye millerce uzakta avladılar. Bizi zorla alıkoydular, soydular, hapse attılar." dedi.
İsrail'e silah gönderilmesine son verilmesi çağrısında bulunan Acar, "Onun yerine insani yardım gönderilmeli. Ben Almanya vatandaşıyım ve Almanya daha geçen hafta İsrail'e silah yardımı yapacağını duyurdu. Ülkemin yapması gerekeni ben yaparken Almanya çocukları aç bırakmayı tercih ediyor." diye konuştu.
Acar, Gazze'ye 4 aydır tek bir şişe su girmediğine işaret ederek, "Bir parça ekmeğin girişine izin verilmedi. Neden 12 kişi uluslararası toplumun yapması gerekeni yapıyor. Neden bizler hayatımızı riske atıyoruz. Ama şunu da söylemek isterim. Bizim hayatımız Gazze'deki insanların hayatından daha kötü durumda değil." ifadelerine yer verdi.
Gazze halkı ile dayanışma içerisinde olduklarını vurgulayan Acar, "Ulaştırmaya çalıştığımız yardım okyanusta bir damlaydı ancak o damla hükümetlere ve 20 aydır sessiz kalanlar için büyük bir mesaj taşıyordu. 20 aydır çocukların açlıktan öldüğünü söylüyoruz. Çocuğunuz varsa, bir kalbiniz, vicdanınız varsa ayağa kalkın." dedi.
"Tekrar geleceğiz"
Acar, çocuklar açlıktan ölürken ayağa kalkıp "artık yeter" denmesinin gerektiğini belirterek, "İsrail’e mesajım şu: (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu, senden korkmuyoruz. Gözlerinin içine bakacağız ve tekrar geleceğiz. Kuşatmayı kırana kadar tekrar tekrar geleceğiz." ifadelerini kullandı.
İsrail’in kendilerini geri gönderirken bilerek kıyafetlerini vermediğini dile getiren Acar, "Bizim yaşadıklarımız, İsrail hapishanelerinde en korkunç koşullarda tutulan mahkumların yaşadıklarının yanında hiçbir şey." diye konuştu.
İsrailli bir askerle arasında geçen konuşmayı da aktaran Acar, şunları söyledi:
"İsrail ordusu bize açlık olmadığını söyledi. İsrail askerinin yüzüne karşı duruyordum ve bana açlık olmadığını söyledi. Ona sordum, 'Gazze’den misin?' Evet, dediler. Gazze’ye gittiklerini söylediler. Peki nasıl oluyor da Gazze’deler, insanları öldürüyorlar ama halen 'açlık yok, ölüm yok, hepsi Hamas yüzünden' diyebiliyorlar? Bu bir utanç. Dünya utanmalı. Bu hükümet, silah gönderdiği için utanmalı. Almanya’yı sorumlu tutuyorum. Almanya, Holokost’a neden oldu, şimdi de Filistinlileri öldürerek bunu telafi etmeye çalışıyor. Bu doğru bir yol değil. Bu böyle olmaz."