Hasipoğlu, yazılı açıklamasında ortak metinde yer alan “BM Güvenlik Konseyi kararlarındaki siyasi eşitlik temelinde çözüm” ifadesinin federasyon temelli müzakerelere dönüş anlamına geldiğini savunarak, bunun kabul edilemez olduğunu vurguladı.

“Verilen sözlerin aksine ucu açık bir sürece girildi” diyen Hasipoğlu, Cumhurbaşkanı Erhürman’ın daha önceki beyanlarıyla çelişen bir adım atıldığını ileri sürdü. Hasipoğlu, “Yıllardır tartışılan aynı başlıklarla farklı bir sonuca ulaşılamayacağı ortadayken, Kıbrıs Türk halkı yeniden sonuçsuz bir müzakere sürecine hapsedilmemeliydi” ifadelerini kullandı.

Açıklamasında “tek gerçekçi çözüm” olarak iki egemen devlet modelini işaret eden Hasipoğlu, federasyon dışındaki yaklaşımların Rum tarafının politikalarına hizmet ettiğini savundu. Bu tür adımların, Kıbrıs Türk halkının egemen devletini dünyaya tescil ettirme mücadelesine zarar verdiğini belirtti.

Statü meselesinin göz ardı edildiğini de öne süren Hasipoğlu, Rum tarafının Kıbrıs Türk tarafını eşit görmediğini iddia etti. Liderler görüşmesi sırasında BM binasında düzenlenen resepsiyona Rum siyasi parti temsilcilerinin katılmamasını bu yaklaşımın göstergesi olarak değerlendirdi.

Ulaştırma ve BTHK bütçeleri oy çokluğuyla geçti
Ulaştırma ve BTHK bütçeleri oy çokluğuyla geçti
İçeriği Görüntüle

Ortak açıklamayla birlikte “egemen eşitlik” kavramının fiilen masadan kalktığını savunan Hasipoğlu, herhangi bir süre sınırı olmaksızın federasyon müzakerelerine dönüldüğünü ileri sürdü.

Hasipoğlu, Ulusal Birlik Partisi’nin; egemenlik, devlet statüsü, Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü ile toprak, mülkiyet ve AB başlıklarında Kıbrıs Türk halkının zarar göreceği hiçbir tavize izin vermeyeceğini vurgulayarak, bu yöndeki her girişimin karşısında durmaya devam edeceklerini kaydetti.