Boğaz’ın ortasında tüm ihtişamıyla yükselen kule, yüzyıllardır aşk, hasret ve hüzünle örülü rivayetlere konu oluyor.
🏰 Lanetli Kehanet
Rivayete göre Bizans döneminde bir falcı, dönemin imparatoruna kızının bir yılan tarafından sokularak öleceğini söyler. Kızını korumak isteyen imparator, onu denizin ortasında inşa ettirdiği bu kuleye yerleştirir. Ancak kaderden kaçış olmaz; yıllar sonra saraydan gönderilen bir sepet üzümün içine gizlenmiş yılan, prensesi sokar ve genç kız hayatını kaybeder. Böylece Kız Kulesi, kehanetin acı bir sembolü hâline gelir.
💔 Aşk ve Hasretin Kulesi
Başka bir efsaneye göre ise kule, aşkın ve kavuşamamanın simgesidir. Rivayet, kulede hapsedilen genç bir kızın, kendisine âşık olan delikanlıya olan özlemiyle doludur. İmkânsızlıklar yüzünden bir araya gelemeyen iki sevgilinin hikâyesi, İstanbul Boğazı’nın sularında yankılanan bir masal gibi nesilden nesile aktarılır.
⏳ Günümüze Uzanan Miras
Bugün restoran ve müze olarak ziyaretçilere kapılarını açan Kız Kulesi, hem yerli hem yabancı turistlerin uğrak noktası olmayı sürdürüyor. Efsaneleriyle büyüleyen bu eşsiz yapı, Boğaz’ın ortasında yalnızlığı ve güzelliğiyle İstanbul’un kalbine işlenmiş bir anıt gibi yükselmeye devam ediyor.
