Oda, üretime ve üretene sahip çıkmanın ülkeye sahip çıkmak anlamına geldiğini vurguladı.
KTSO açıklamasında, yerli üretimin yalnızca ekonomik bir faaliyet olmadığı; istihdam, refah, dışa bağımlılığın azaltılması ve toplumsal varlığın güvencesi olduğu ifade edildi. Pandemi döneminde yaşananların, yerel üretimin stratejik önemini açık biçimde ortaya koyduğu belirtildi.
Açıklamada, yerli sanayicinin karşı karşıya olduğu sorunlara da dikkat çekildi. Yüksek enerji maliyetlerinin üretim maliyetlerini dayanılmaz seviyelere çıkardığı, ithal ürünlerle oluşan haksız rekabet ortamının yerli üretimi tehdit ettiği kaydedildi. Ayrıca, uygun maliyetli finansmana erişimde yaşanan zorlukların devam ettiği, üretime yönelik uzun vadeli ve istikrarlı devlet politikalarına acil ihtiyaç olduğu vurgulandı.
KTSO, tüm bu zorluklara rağmen sanayicinin üretmeye, istihdam yaratmaya ve ülke ekonomisine katkı koymaya devam ettiğini belirterek, sanayicinin her zaman yanında olduklarını yineledi.
Halkına da çağrıda bulunan oda, yerli ürün tercihinin ülke ekonomisine ve gelecek nesillere yapılan bir yatırım olduğunu ifade etti. Satın alınan her yerli ürünün, bir Kıbrıs Türk ailesinin refahına ve bir gencin istihdamına katkı sağladığına dikkat çekildi.
Yetkililere yönelik çağrıda ise, üretimin önünü tıkayan yapıların terk edilmesi, sanayiye nefes aldıracak somut adımların atılması ve yerli üretimi stratejik öncelik olarak ele alan kararlı politikaların derhal hayata geçirilmesi istendi.
KTSO, Yerli Malı Haftası’nın toplum genelinde yerli üretime sahip çıkma bilincini güçlendirmesini dileyerek, ülkeye sahip çıkmanın yolunun üretime ve üretene sahip çıkmaktan geçtiğini vurguladı.
