Küresel ticaret savaşının etkilerini sınırlamaya çalışıyor

ABD Başkanı Donald Trump için her zaman anlaşma yapmak için iyi bir zamandır ancak Çin ve Rusya liderleriyle hiçbir zaman şu an olduğu kadar iyi olmamıştı. Geçen hafta Rusya ile ticareti normalleştirmek istediğini söyleyen Trump, Ukrayna ile olan savaşın sona ermesi için Moskova üzerindeki baskıyı azaltmaya çalışıyor. ABD Başkanı ayrıca Çin liderini kendisini aramaya çağırarak kendi küresel ticaret savaşının etkilerini sınırlamaya çalışıyor.

Trump Time dergisine verdiği son röportajda “Hepimiz anlaşma yapmak istiyoruz. Ama ben dev bir mağazayım. Herkes oradan alışveriş yapmak istiyor” dedi. Trump'ın aklında Rusya ve Çin'i de kapsayan daha büyük bir şey olabilir ve bu nihai bir anlaşma olacaktır. Bazı dış politika analistlerine göre Trump'ın eylemleri ve açıklamaları, üç büyük güç olarak adlandırılan ABD, Çin ve Rusya'nın her birinin dünyanın kendi bölgesine hakim olduğu bir dünya tasavvur ediyor olabileceğini gösteriyor.

68346780911Df68Ede458A09

Bu, 19. yüzyıldaki emperyal yönetim tarzına bir geri dönüş olabilir. Trump, Grönland'ı Danimarka'dan almak, Kanada'yı ilhak etmek ve Panama Kanalı üzerinde Amerikan kontrolünü yeniden tesis etmek istediğini söyledi. ABD'nin Batı Yarımküre'deki hakimiyetini genişletmeye yönelik bu teklifler, ülkenin arka bahçesinde bir etki alanı yaratma arzusunun en açık işaretleri.

Trump, müttefiklerini eleştirdi ve ABD askerlerini dünyanın dört bir yanından çekmekten bahsetti. Bu da Avrupa ve Asya'daki Amerikan güvenlik varlığını azaltmaya çalışan Rusya ve Çin'in işine yarayabilir. Trump sık sık Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin lideri Şi Cinping'i yakın dostları olan güçlü ve akıllı adamlar olarak övüyor.

Bu amaçla Trump, imparatorluklar çağında büyük güçlerin yaptığına benzer şekilde Ukrayna'yı etkin bir şekilde parçalayacağını söylediği potansiyel bir barış anlaşmasının parçası olarak Rusya'nın bazı Ukrayna toprakları üzerindeki kontrolünü ve Amerika'nın Ukrayna'nın madenlerine erişimini resmileştirmeye çalışıyor. Trump ve Putin geçen hafta iki saatlik bir telefon görüşmesinde Ukrayna hakkında konuştular. Trump görüşme sonrası yaptığı paylaşımda, “Görüşmenin tonu ve ruhu mükemmeldi” diye yazdı.

Tufts Üniversitesi Fletcher School'da uluslararası siyaset profesörü olan Monica Duffy Toft, ABD, Rusya ve Çin liderlerinin hepsinin “daha özgür ve daha görkemli olan hayali bir geçmiş” için çabaladığını söyledi. Toft Foreign Affairs dergisindeki yeni bir makalesinde “Etki alanlarını yönetmek ve genişletmek, kaybolmakta olan ihtişam duygusunu yeniden canlandırıyor gibi görünüyor” diye yazdı. Etki alanları terimi, Avrupalı güçlerin Afrika'yı paylaşmak için resmi bir plan kabul ettiği 1884-5 Berlin Konferansı'nda ortaya çıkmıştı.

Aralarında Trump'ın ilk yönetiminden yetkililerin de bulunduğu bazı yakın gözlemciler, Trump'ın eylem ve açıklamalarının stratejik olduğunu düşünmemeleri konusunda uyarıda bulunuyorlar. Trump'ın başta göç ve ticaret olmak üzere birkaç konuda güçlü ve uzun süredir devam eden tutumları olsa da, bir dünya düzeni vizyonuna sahip olmadığını savunuyorlar. Yine de Trump'ın ve belki de bazı yardımcılarının, bir zamanlar imparatorların nüfuz alanlarını tasarlarken yaptıkları gibi bir düşünce tarzına sahip olduklarına dair işaretler var. Carnegie Endowment for International Peace'de ABD dış politikası tarihçisi olan Stephen Wertheim, “En iyi kanıt Trump'ın Amerika'nın Batı Yarımküre'deki açık etki alanını genişletme arzusudur” dedi. Ancak post-emperyal çağda bir etki alanı oluşturmak bir süper güç için bile kolay değil.

Geçen ay Kanadalılar Trump karşıtı bir başbakan olan Mark Carney'i seçtiler; Trump Kanada hakkında agresif bir şekilde konuşana kadar Liberal Parti seçimi kaybedecek gibi görünüyordu. Danimarka'ya bağlı özerk bir bölge olan Grönland'ın liderleri ABD kontrolü fikrini reddetti. Çinli yetkililer, Hong Konglu bir şirketin Panama Kanalı'ndaki iki limanın işletmesini Amerikalı yatırımcılara satmasını engellemekle tehdit ediyor. Washington'daki Stimson Center'da Çin analisti olan Yun Sun, “Çin, Batı Yarımküre'deki hisselerinden savaşmadan bu kadar kolay vazgeçmeyecektir” dedi.

Yine de Trump ve yardımcıları Kuzey Kutup Dairesi'nden Güney Amerika'nın Patagonya bölgesine kadar daha fazla Amerikan etkisi yaratmaya çalışmakta ısrar ediyorlar. Carney bu ay Oval Ofis'te Trump'a Kanada'nın “satılık olmadığını” söylediğinde, Trump şöyle cevap verdi: Asla asla deme.

Mart ayında Başkan Yardımcısı JD Vance Grönland'daki bir ABD askeri üssünü ziyaret ederek Trump'ın bölgeyi ele geçirme arzusunu yineledi. Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun göreve geldiğinden bu yana gerçekleştirdiği en önemli iki seyahatin Latin Amerika ve Karayipler'e olması da tesadüf değil.

Önerdiği çözüm Rusya’nın yararına
Bazı analistler Trump'ın Ukrayna'daki savaşa yaklaşımının nüfuz alanları kavramıyla uyumlu olduğunu söylüyor. ABD bir başka büyük güç olan Rusya ile daha küçük bir ülkenin sınırlarını nasıl belirleyeceğini konuşuyor ve kendisi de doğal kaynakları kontrol etmeye çalışıyor. Trump, Kırım üzerindeki Rus egemenliğinin ABD tarafından tanınması ve Rusya'nın Ukrayna'nın doğusunun büyük bir bölümünü işgal ettiğinin kabul edilmesi de dahil olmak üzere, çoğunlukla Rusya'nın yararına olacak bir çözüm önerdi.

Trump'ın çözüm önerisini destekleyenler, Ukrayna'nın Rus işgalcileri kovmak için mücadele ettiği bir dönemde bu önerinin sahadaki gerçekleri yansıttığını söylüyorlar. Ancak Trump'ın Putin'e ve Rusya'ya yönelik övgüleri ve Amerika'nın Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'ndeki rolüne yönelik şüpheciliği, Avrupa ülkeleri arasında ABD'nin kendi coğrafi alanlarındaki potansiyel varlığının azalmasına yönelik endişeleri alevlendirdi.

Tayvan’a destek verecek mi?
Aynı durum Tayvan ve Asya güvenliği için de geçerli. Yıllar boyunca adaya yönelik eleştirilerini dile getiren ve Çin lideri Şi'ye övgüler yağdıran Trump'ın, kongre kararıyla zorunlu kılınan ABD'nin Tayvan'a silah desteği konusunda tereddüt edip etmeyeceği Tayvanlı ve ABD'li yetkililer tarafından merak ediliyor. Trump Çin ile bir anlaşmaya varmak istediğini söylüyor. Bunun gümrük tarifelerinin ötesine geçerek Tayvan ve ABD'nin Asya'daki askeri varlığı gibi konuları ele alıp almayacağı ise açık bir soru. Sun, “Pekin, ABD ile nüfuz alanları konusunda büyük bir pazarlık yapmak istiyor. İlk ve en önemli odak noktası Tayvan olacak diye ekledi.

Trump yönetimi yetkilileri, bir Çin işgali durumunda ABD'nin Tayvan'ı savunmak için ne kadar ileri gideceğini ayrıntılı olarak açıklamadı. Savunma Bakanlığı'nın politikadan sorumlu müsteşarı Elbridge A. Colby'ye onay görüşmesinde Arkansas Senatörü Cumhuriyetçi Tom Cotton, Colby'nin Tayvan'ın savunulması konusundaki tutumunun neden son zamanlarda yumuşamış göründüğünü sordu. Colby, Tayvan'ın ABD için önemli bir çıkar olmadığını söyledi ve Asya'ya yönelik belirsiz bir bağlılığı teyit etti: Amerika'nın temel çıkarının Çin'in bölgesel hegemonyasını reddetmek olması çok önemli.

Trajik ölüm: Ünlü TikTok Fenomeni 19 yaşında hayatını kaybetti Trajik ölüm: Ünlü TikTok Fenomeni 19 yaşında hayatını kaybetti

(Kaynak: New York Times-Forbes- Milliyet)