Tatar’dan BM’ye Sert Mesaj: “Rum Liderliği İnsan Haklarını ve Uluslararası Hukuku İhlal Ediyor”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) Kıbrıslı Türkler ve yabancı uyruklu kişilere yönelik artan baskı ve tutuklama uygulamalarını Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’e yazdığı kapsamlı bir mektupla uluslararası gündeme taşıdı.
Tatar, 10 Haziran 2025 tarihli mektubunda, Rum liderliğinin KKTC’deki taşınmazlarla ilgili işlem yapan kişileri hedef alarak sistematik bir sindirme politikası yürüttüğünü ve bu uygulamaların hem insan haklarına hem de uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurguladı.
Tutuklamalarla Yaratılan Korku Ortamı
Cumhurbaşkanı Tatar, Rum yönetiminin 1959 tarihli bir yasayı genişleterek, taşınmazlarla ilgilenen herkesi potansiyel suçlu ilan etmeye çalıştığını belirtti. Bu kapsamda:
- Aralık 2023’te bir Kıbrıslı Türk avukat, Interpol Kırmızı Bülteni ile İtalya’da gözaltına alındı.
- Haziran 2024’te iş insanı Simon Aykut, Güney Kıbrıs’ta tutuklandı ve halen yargılanıyor.
- Eylül 2024 ile Mart 2025 arasında farklı uyruklara sahip beş kişi daha benzer gerekçelerle gözaltına alındı.
Tatar, bu tutuklamaların siyasi amaçlarla yapıldığını ve Kıbrıslı Türklerin seyahat özgürlüğünü tehdit ettiğini ifade etti.
AİHM ve TMK Vurgusu
Tatar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 2005’ten bu yana etkin bir iç hukuk yolu olarak tanıdığı Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) varlığına dikkat çekti. TMK’nın Rum başvurularını değerlendiren yasal bir mekanizma olduğunu hatırlatan Tatar, Rum liderliğinin bu yapıyı yok sayarak uluslararası yükümlülüklerini ihlal ettiğini belirtti.
Interpol’ün Siyasi Amaçlarla Kullanılması
Cumhurbaşkanı, Rum yönetiminin Interpol gibi uluslararası iş birliği mekanizmalarını kötüye kullanarak, Kıbrıslı Türkleri ve yabancıları “arananlar listesine” aldırmaya çalıştığını da mektubunda dile getirdi. Bu durumun, uluslararası güvenlik iş birliklerinin güvenilirliğini zedelediğini ifade etti.
Yeni Atmosfer Tehlikede
Tatar, BM Genel Sekreteri ile 2024 ve 2025 yıllarında New York ve Cenevre’de yaptığı görüşmelerde bu konuyu gündeme getirdiğini, ancak Rum liderliğinin konuyu yargıya havale ederek sorumluluktan kaçtığını belirtti.
“Mevcut atmosfer, 1963–1974 döneminin travmalarını çağrıştırıyor” diyen Tatar, Kıbrıslı Türklerin Güney’e geçmekten veya yurt dışına seyahat etmekten çekindiğini, toplumda ciddi bir huzursuzluk oluştuğunu vurguladı.
“Guterres’ten Güçlü ve Kararlı Müdahale Bekliyoruz”
Cumhurbaşkanı Tatar, mektubunu şu ifadelerle sonlandırdı:
“Sayın Genel Sekreter, Rum yönetimi tarafından sistematik şekilde sürdürülen bu insan hakları ihlallerinin, yeni atmosfere daha fazla zarar vermeden ve geri dönülemez noktaya ulaşmadan durdurulması için güçlü ve kararlı liderliğinize ihtiyaç vardır.”
