Sanık avukatlarının tahliye talebini değerlendiren mahkeme heyeti, duruşma sonunda Ayşe Barım'ın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.

Taksim'deki Gezi Parkı odaklı olayların planlayıcılarından biri olduğu iddiasıyla yargılanan menajer Ayşe Barım, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçlamasıyla ikinci kez hakim karşısına çıktı. 30 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Barım hakkında, ünlü isimlerin de tanıklık yaptığı duruşmada mahkeme heyeti adli kontrol şartıyla tahliye kararı verdi.

30 YILA KADAR HAPİS CEZASI TALEBİ

İstanbul Çağlayan'daki Adalet Sarayı'nda bulunan 27. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Barım hakkında 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

Simge’den 'Sen Ağla' sürprizi
Simge’den 'Sen Ağla' sürprizi
İçeriği Görüntüle

ÜNLÜLER ADLİYEYE GELDİ

Kürsüye çıkan tanıkların çoğu Ayşe Barım'ın apolitik olduğunu, siyasi meselelerle ilgili kimseye baskı yapmadığını ve Gezi Parkı eylemlerine katılmaları konusunda kendilerini yönlendirmediğini söyledi. Tanık olarak Nejat İşler, Bergüzar Korel, Ceyda Düvenci, Dolunay Soysert, Halit Ergenç, Rıza Kocaoğlu, Mehmet Günsur, Selma Ergenç, ve Zafer Algöz ifade verdi.

248 gündür tutuklu bulunan menajer Ayşe Barım tahliye edildi

"BU SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM"

Ayşe Barım ise, "Ben bir vatandaş olarak ömrüm boyunca ülkemdeki sorumluluklarımı eksiksiz yerine getirmiş, 19 yaşımdan beri sadece çalışan ve üreten bir kadınım. Hayatım boyunca hiçbir suç işlemedim, herhangi bir soruşturma içerisinde tanık olarak bile yer almadım. Çok ağır suçlamalar ve iddialarla 248 gündür tutukluyum ve her gün defalarca aynı soruları soruyorum kendime. Ben ne yaptım. Neden tutuklandım. Bunların cevabını bilmiyorum, çünkü gerçekten bu suçlamaları kabul etmiyorum ve bunlarla hiçbir ilişkim yok. Şu anda yaşadığım bu haksız süreç beni biraz korkutuyor açıkçası. Adaletin ağırlığına inanmak ve güvenmek istiyorum ama çaresizim, biraz da zorlanıyorum. Çünkü tek başıma bir hücrede gerçekten beyin ve kalp sorunlarıyla savaşıyorum ve anladığım kadarıyla biraz da yorgunum." dedi.

SAĞLIK SORUNLARINI ANLATTI

Mahkeme başkanı, sanığın hastaneye gitmeyi reddetmesi nedeniyle son sağlık raporunun alınmadığını hatırlatırken, Ayşe Barım kürsüde sağlık durumunu detaylı anlattı. Barım şu ifadeleri kullandı, " 30 kilodan fazla kaybettim. Hastaneler, raporlar, bayılmalarım, dilekçeler, itirazlarımız, sunumlarımız. Hiçkimseyi hasta olduğuma tam anlamıyla ikna edemedim. Ben aslında tedaviyi reddetmiyorum, bunu da açıklamak isterim. Bu süreçte Haziran ayından itibaren ciddi bayılmalar başladı, kalp hastalığımla ilgili ve bu bayılmalarla ilgili devlet hastanelerine sevklerim başladı. O kadar zor bir şekilde oralara sevk oldum ki, en az 12 kere çeşitli devlet hastanelerine gittim. En son Çam ve Sakura Hastanesi'nden Bilim Kurulu'na girdim. Bütün MR'larım ve herşeyim var zaten. Neden Adli Tıp Kurumu beni tekrardan bir yere sevk etti, anlamıyorum. Ben tedavi olmak zorundayım. Tüm hastane raporlarımda acilen ameliyat olmam gerektiği yazılı olmasına rağmen bunlar gözardı edildi. Sevk edildiğim devlet hastanelerinde bütün raporlarım tamamlandı. En son sevk edildiğimde damar yolumun açılması gerekiyordu, damar yolunu bulamadılar, bütün kolum mosmor dolaştım. Kendi ameliyatımı kendim yaptırmak istiyorum. İki tane anevrizmamın yanında bir de cezaevinde anevrizmam çıktı. Kendi doktorumun gözetiminde ameliyatlarımı yaptırmak istiyorum. Temel hakkım olan yaşam hakkımı da elimde tutmak istiyorum" ifadelerini kullandı.

AVUKATLAR TAHLİYE TALEP ETTİ

Duruşmada söz alan sanık avukatları, müvekkillerinin suçlamaları reddettiğini vurguladı. Avukatlar, Barım'ın tutuksuz yargılanmasını talep ederken, bunun kabul edilmemesi halinde en azından adli kontrol hükümleriyle tahliye edilmesini istedi.

MAHKEMEDEN TAHLİYE KARARI

Mahkeme heyeti, savunmaların ardından verdiği ara kararda Ayşe Barım'ın adli kontrol şartıyla tahliyesine hükmetti. Barım'ın davası ilerleyen günlerde yeniden görülecek.