Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yasalarına göre sahiller ve kıyılar halkındır. Ancak son yıllarda birçok plaj, işletmelerin kontrolüne geçerek halka girişleri ücret karşılığı sağlamaya başladı. Bu uygulamaların en çok tartışılan örneklerinden biri de Altınbaş Holding bünyesinde işletilen Escape Beach.
Halkın malı olan sahil ve otoparkın işletme sınırlarına dahil edilmesiyle birlikte, yurttaşlardan giriş ücreti alınmaya başlandı. İşletme sahipleri, “tesis kullanımı” adı altında otopark, şezlong ve duş hizmetlerini gerekçe göstererek ücret talep ediyor. Ancak yurttaşlar, bunun sahile erişim hakkının gaspı olduğunu savunuyor.
Yavuz Çıkarma Plajı’nda gölgeleyen tabelalar
Tepkilerin odaklandığı noktalardan biri de Yavuz Çıkarma Plajı. Burası, 1974 Barış Harekâtı’nın başladığı ve Kıbrıs Türk halkına kurtuluşu ile özgürlüğü getiren tarihi noktadır. Ancak Escape Beach işletmesi, tam 5 adet dev tabela dikti. Bunların en büyüğü ise batıdan bakıldığında, Şehitlik Anıtı’nın, Gazi Jet’in, Müze Gemi’nin ve Gazi Helikopter’in görüntüsünü engelliyor.
Vatandaşlar, bu manzarayı “tarihe saygısızlık” olarak nitelendirerek sert tepki gösteriyor.
“Kimin başına ne geldi, hangi tazminat ödendi?”
Ücret karşılığı girilen bu alanlarda yaşanan kazalar ve olası mağduriyetler de ayrı bir tartışma konusu. Yurttaşlar, “Kimin başına ne geldi, hangi tazminatlar ödendi?” sorularını yönelterek işletmelerin hukuki sorumluluklarının açıklanmasını talep ediyor.
Şehit ailelerine ağır engel
En ağır tepki ise şehit ailelerinden geliyor. Yurt dışından adaya gelen şehit yakınları, ziyaret sırasında sahile ulaşmak istediklerinde işletme tarafından giriş ücreti ödemek zorunda kalıyor. Birçok şehit ailesi, bu nedenle sahillere giremediklerini ifade ederek duruma isyan ediyor.
Vatandaşlar, “Şehitlerimizin kemiklerini sızlatıyorlar. Şehitlerimizi ziyarete gelen aileler, para engeline takılıyor” diyerek uygulamayı sert sözlerle eleştiriyor.