Derya, sosyal devlet anlayışının giderek zayıflatıldığını belirterek, emek ve kadınların mafyatik bir düzene teslim edildiğini savundu.
Meclis Genel Kurulu’nda konuşan Derya, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın sosyal devletin en somut şekilde ölçülebileceği bakanlıklardan biri olduğunu söyledi. Bakanlığın kimi zaman yurttaşı devlete rağmen korumak zorunda kalan bir konumda olması gerektiğini vurgulayan Derya, yabancı iş gücü gerçeğinin de yalnızca “aile” söylemiyle ele alınamayacağını ifade etti.
“2026 yılı aile yılı” açıklamasının dünyada yükselen otoriter ve cinsiyetçi politikalarla birlikte değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Derya, aile adı altında sunulan politikaların kadınları ve çocukları korumadığını, aksine yalnızlaştırdığını söyledi. Derya, bu yaklaşımın aileyi değil, erkek egemen yapıyı güçlendirdiğini belirtti.
Kadına yönelik şiddette cezasızlığın ciddi bir sorun olduğunu vurgulayan Derya, uluslararası feminist toplantılarda da bu başlığın öne çıktığını aktardı. Aileyi güçlendirme söylemiyle şiddetin görmezden gelindiğini savunan Derya, koruyucu ve önleyici mekanizmalara yeterli bütçe ve personel ayrılmadığını ifade etti.
Sosyal politikaların uygulanmamasının kaynak yetersizliğiyle açıklanamayacağını söyleyen Derya, ülkede bir sığınma evinin bulunmamasını politik bir tercih olarak nitelendirdi. Bu durumun, şiddete maruz kalan kadınların bilinçli şekilde yalnız bırakılması anlamına geldiğini kaydetti.
Kreş, yaşlı bakımı ve bakım hizmetlerinin devlet tarafından örgütlenmemesinin kadınları iş gücünden kopardığını dile getiren Derya, bakım yükünün sistematik olarak kadınların omuzlarına yüklendiğini söyledi. Vergi veren yurttaşların bu hizmetleri talep etme hakkı olduğunu vurguladı.
Emek sömürüsüne de değinen Derya, emeğin insanların yaşamından koparılan bir zaman dilimi olduğunu belirterek, güvencesiz çalışma, düşük primler ve sendikasızlaştırmanın yaygınlaştığını ifade etti. Yabancı iş gücü üzerinden yürüyen ağır sömürü düzenine ve insan ticareti riskine dikkat çekti.
Konuşmasının sonunda mafyalaşma ve otoriterleşme uyarısı yapan Derya, sosyal adalet, toplumsal cinsiyet eşitliği ve emek sömürüsüyle mücadele konusunda gerçek bir irade ortaya konulması halinde destek vermeye hazır olduğunu söyledi.




