Serdaroğlu, alım gücü hesaba katılmadan yapılan karşılaştırmaların yanıltıcı olduğunu vurguladı.
Serdaroğlu, hayat pahalılığı ve zamlar durdurulmadan, asgari ücrete hayat pahalılığı oranının eklenmesine karşı çıkmanın “egoist bir yaklaşım” olduğunu belirtti.
“Önemli olan maaşın büyüklüğü değil, çalışan pazarda fileyi doldurabiliyor mu?”
Serdaroğlu, doğru bir Avrupa karşılaştırmasının, sadece rakamlarla değil, alım gücüyle yapılması gerektiğini ifade etti:
-
“Avrupa’dan yüksek asgari ücret veriyoruz demek, o ülkelerin alım gücünü bilmeden yapılan bir övünmedir.”
-
“Hayat pahalılığı Avrupa’dan yüksek, enflasyon Avrupa’nın 5–6 katıysa; rakamın büyük olması kimseyi zenginleştirmez.”
-
“Asgari ücretin kaç Euro olduğu değil, pazarda fileyi doldurup dolduramadığı önemlidir.”
“Gerçek kıyas; kira, ürün sepeti ve enflasyonla yapılır”
Serdaroğlu, Avrupa’daki maaşları Euro ile gösterip KKTC’deki ücreti TL cinsinden tartışmanın çalışanın gerçek yaşamını gizlediğini söyledi. Gerçek karşılaştırma için şu kalemlerin değerlendirilmesi gerektiğini belirtti:
-
Aynı ürün sepetinin fiyatı
-
Kira ve yaşam maliyeti
-
Enflasyon farkı
-
Ay sonunda çalışanın cebinde kalan para
Bu koşullara bakıldığında KKTC’de hayat pahalılığının birçok Avrupa ülkesinden daha yüksek olduğunu, temel ürün fiyatlarının ise Avrupa ortalamasının üzerinde seyrettiğini ifade etti.
“Rakamı büyütmek değil, hayatı yaşanabilir kılmak gerek”
Serdaroğlu, nominal olarak yüksek görünen asgari ücretin gerçekte çalışanı korumadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Hayatı ucuzlatmadan, piyasadaki zamları durdurmadan asgari ücrete hayat pahalılığının eklenmemesini beklemek çalışanı yok saymaktır. Mesele maaşın büyüklüğü değil; o maaşla insanca yaşanıp yaşanamadığıdır.”





