Ciddi bir güvenlik ve diplomatik kriz riski olduğunu vurguladı

MANŞET MANŞET

BRT’de konuşan Akpınar, yaşanan süreci “tehlikeli” olarak değerlendirerek, “Yakında içimizden, bizden birilerini de tutuklayacaklar,” diyerek ciddi bir güvenlik ve diplomatik kriz riski olduğunu vurguladı.

Akpınar, Güney Kıbrıs’ta art arda gelen mülkiyet kaynaklı uluslararası tutuklama kararları üzerine yaptığı açıklamada, “Kapılar kapatılmalı, Güney Kıbrıs ile tüm müzakereler sonlandırılmalı” çağrısında bulundu.

"Kendi içimizden birinin tutuklanması olayın resmini değiştirir"

Akpınar, “Tanımadığımız, bilmediğimiz bir insanla değil; kendi içimizden birinin tutuklanması olayın resmini değiştirir. Muhalefetin de artık toparlanması gerektiğini düşünüyorum,” diyerek tüm siyasi çevreleri sorumluluk almaya çağırdı.

“Hükümet bu konuda ne yapabilir?” sorusuna karşılık Akpınar şu yanıtı verdi:
“BM Genel Sekreteri'nin özel temsilcisi görevdeyken bu konunun dikkatine sunulması gerekiyor. Güney Kıbrıs, yasal olmayan adımları arka arkaya atıyorsa, bunun Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği nezdinde derhal gündeme getirilmesi gerekir. Dışişleri Bakanlığı'nın görüşmeleri sürdürdüğünü biliyorum ama bu yeterli değil.”

"Sert ve kararlı önlemler alınmalı"

Akpınar, yalnızca diplomatik adımların değil, sert ve kararlı önlemlerin de gündeme alınması gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Güney Kıbrıs’la tüm müzakereler sonlandırılmalı. Kendi ulusal konseyimizi oluşturmalıyız. Kapıların da kapatılması lazım. Karşı taraf dava açıyor, bizimkiler ise seyrediyor…”

Akpınar’ın bu sözleri, özellikle mülkiyet davalarının uluslararası bir kriz haline gelme riski taşıdığına dair artan endişeleri gözler önüne serdi.