Fidan, KKTC’nin 2022 yılında TDT’ye gözlemci üye olarak katılımının, Türk dünyasının birliğini güçlendiren tarihi bir adım olduğunu belirtti. Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkının haklarının tanınmasının, adalet ve dayanışma ilkeleri gereği tüm Türk dünyasının görevi olduğunu ifade etti.
“TÜRK DÜNYASI ARTIK ASLİ BİR AKTÖR OLMALI”
Bakan Fidan, Türk dünyasının artık bölgesel dengeleri şekillendiren asli bir aktör olması gerektiğini vurguladı. TDT’nin en büyük gücünün, üyeleri arasındaki karşılıklı güven ve iş birliğinin her geçen gün artması olduğunu söyledi.
Fidan, bölgesel ve küresel sınamalar karşısında daha sık bir araya gelerek, Türk dünyasının ortak hareket kabiliyetinin güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
“KALICI BARIŞ, ORTAK HAREKETTEN GEÇİYOR”
Bölgedeki barış çabalarına da değinen Fidan, Azerbaycan ile Ermenistan arasında Washington’da imzalanan 8 Ağustos bildirisine atıfta bulunarak, bu gelişmenin Güney Kafkasya’da kalıcı barış için umut verici bir adım olduğunu dile getirdi.
Yeni ulaştırma ve haberleşme hatlarının açılmasının, tarihi İpek Yolu güzergâhının yeniden canlandırılmasına katkı sağlayacağını belirten Fidan, Türk dünyasının geleceğinin “bölgesel barış ve güvenlik” ilkeleri üzerine inşa edilmesi gerektiğini ifade etti.
“TEK SESLE DÜNYAYA HİTAP ETMELİYİZ”
Fidan, Türk Devletleri Teşkilatı üyelerinin, jeopolitik konularda uyum içinde hareket etmesi gerektiğini, bu sayede uluslararası platformlarda daha güçlü bir şekilde temsil edilebileceğini belirtti.
Kalıcı istikrarın, teşkilat üyeleri arasında ortaklık ve eşgüdümün güçlendirilmesiyle mümkün olacağını vurgulayan Fidan, “Kritik konularda dünyaya tek sesle hitap edebilmek, Türk dünyasının geleceği açısından hayati öneme sahiptir.” dedi.
