KIBRIS

Kıbrıs'ın En Değerli Lezzetlerinden Kolokas

Kıbrıs mutfağının en köklü sebzelerinden biri olan Kolokas, artık sadece belli köylerde yaşlı ellerin dokunuşuyla pişiyor.

Kolokas nedir?
Adalıların “kolokas” dediği bu özel sebze, aslında tropikal bir bitki olan taro köküdür. Kıbrıs’a Osmanlı döneminde Mısır üzerinden geldiği tahmin ediliyor. Sulak toprakta yetişiyor, pişirildiğinde ise patatesi andıran ama çok daha yoğun aromalı bir tada sahip oluyor.

Eskiden gelin çeyizine bile yazılırdı
Kolokas, özellikle Gazimağusa ve Lefke bölgesinde uzun yıllar boyunca mutfakların baş tacıydı. Hatta bazı köylerde kız evinin tarlasında kolokas yetiştiriliyorsa, bu durum çeyizin bir parçası olarak değerlendirilirdi. “Kolokaslı kız evi” ifadesi, bereketli ev anlamına gelirdi.

Pişirmesi ustalık ister
Kolokas, doğru pişirilmezse lifli ve acı kalabiliyor. Bu yüzden “herkes yapamaz” diye bilinir. Genellikle kuzu etiyle veya zeytinyağlı-limonlu versiyonuyla pişirilir. Et suyunu çekerek yumuşayan kök sebze, yerel hellimle de servis edilebiliyor.

“Annem pişirirdi, şimdi bulan yok”
Lefkoşa’daki bir manav: “Eskiden sezonunda kasayla gelirdi, şimdi yılda birkaç müşteri sorarsa şaşırıyoruz. Gençler hazır yemeğe alıştı. Kolokas gibi zahmetli yemekler unutuluyor,” diyerek değişen mutfak alışkanlıklarına dikkat çekiyor.

Son jenerasyonun son tarifleri mi?
Kıbrıs mutfağının bu özgün sebzesi, yavaş yavaş kültürel hafızadan siliniyor. Geleneksel tariflerin yaşaması için ise köy kadın derneklerinin ve yerel şeflerin yeniden sahip çıkması şart. Aksi halde kolokas, sadece tarih kitaplarında anılan bir isim olarak kalabilir.