Bu “keyfi uygulamaların”, zaten çok sayıda yapısal sorunla mücadele eden üreticileri daha da zor duruma soktuğunu ifade eden Oda, hükümeti, adil ve üretim dostu bir vergi politikası izlemeye, üreticilere yönelik keyfi vergi uygulamalarından derhal vazgeçmeye çağırdı.
“Üreticiyi desteklemek yerine üzerine daha fazla yük bindirmesi kabul edilemez bir yaklaşımdır”
Sanayi Odası’ndan yapılan yazılı açıklamada hükümetin elektrik muafiyetlerinin iyileştirilmesi, sosyal güvenlik prim desteğinin hayata geçirilmesi, navlun desteklerinin zamanında ödenmesi gibi konularda uzun süredir adım atmadığı savunuldu ve “Üreticiyi desteklemek yerine üzerine daha fazla yük bindirmesi kabul edilemez bir yaklaşımdır.” denildi.
"Yerli üretimi tehdit etmektedir”
Elektrik, gaz ve akaryakıta yapılan zamlarla birlikte döviz kurlarındaki yükselişin hammadde ve yedek parça maliyetlerini artırdığı, üretim maliyetlerini katladığı ifade edilen açıklamada “Aynı zamanda faiz oranlarındaki artış, üreticilerin finansmana erişimini büyük ölçüde zorlaştırmaktadır. Sanayi bölgelerinin altyapı eksiklikleri hâlâ giderilememiştir. Tüm bu olumsuzluklara ek olarak, kaçak ve ithal ürünlerin piyasadaki baskısı, yerli üretimi tehdit etmektedir.” ifadeleri yer aldı.
"Sanayicilerin üzerine resen vergiyle gidilmesinin büyük bir haksızlık"
Kayıt dışı ekonomiyle etkin şekilde mücadele edilemediği, vergi sisteminde adalet sağlanamadığı savunulan açıklamada yükümlülüklerini düzenli yerine getiren sanayicilerin üzerine resen vergiyle gidilmesinin büyük bir haksızlık olduğu belirtildi.
"Resen vergiyi bir tehdit aracı gibi kullanmak üretimi durdurur, güveni zedeler"
Açıklamada, “Vergi memurlarını işletmelerin üzerine göndermek, resen vergiyi bir tehdit aracı gibi kullanmak üretimi durdurur, güveni zedeler. Bu tür uygulamalar yalnızca üretimi değil, istihdamı ve ihracatı da olumsuz etkilemektedir.” denildi.